top of page
Kardeşlerin Tuzağı
Babaları Yakup’un nezdinde daha sevgili olmak isteyen on kar­deş, Yusuf’u öldürmeye karar ve­rirler. Ancak içlerinden biri, Yu­suf’un öldürülmemesini, onun ku­yuya atılmasını teklif eder. Böylece peygamber nesli bu kardeşler, bir insanı öldürmenin bedelinin farkı­na son anda vararak, Yusuf’u ku­yuya atmaya karar verirler. Kuyu­ya atma tepetaklak, metrelerce de­rinliğe itmekten ziyade; Yusuf’u yalnız olarak çıkamayacağı kuyu­ya indirme şeklindeydi.

Böylece bu kuyudan su alan kervanın onu bulmasını sağladılar. Böylece Yu­suf öldürülmemiş, ancak bu tuzak­la babalarından uzaklaştırılmış oluyordu.

Kervandakiler ise, köleliğin ca­ri olduğu o asırda bir köle bulma­nın sevinciyle Yusuf’u satmak üze­re yanlarına alırlar. Mısır’a vardık­larında onu az bir fiyata satarlar. Böylece ne olduğunu anlamadıkla­rı, ancak şüphe içinde oldukları bu olayı kendi açılarından bitirmiş olurlar. Yusuf’un kardeşleri ise, Yusuf’un giysisine bulaştırdıkları bir kan vasıtasıyla babalarını, Yu­suf’u kendileri oynarken kurt'un yediğine inandırırlar.

“Ey babamız! Yusuf’u eşyamı­zın yanında bırakıp yarışmaya git­miştik, bu arada onu kurt yemiş. Biz ne kadar doğru söylesek de sen bize inanmayacaksın” dediler.

"Onun başka bir kana bulanmış gömleğini getirdiklerinde babaları: “Anlaşılan nefsiniz sizi kötü bir işe sürüklemiş. Artık bana güzelce sabretmek düşüyor.” dedi." (12/17-18)

Yakup peygamberin bu ayette geçen sözleri, Yusuf’un öldüğüne inanmaktan çok, vahiy ile kendisi­ne bildirildiğini anladığımız bilgi ile Yusuf (a) hakkında Allah’ın takdirinin tezahür etmeye başladı­ğının delaleti olarak olayı sabırla karşıladığını anlamaktayız.“0 (Yakup) kendisine öğrettiği­miz bir bilgiye sahipti.” (12/68)

bottom of page